Kayıtlar

Aralık, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

EŞSİZ BİR ÇİÇEK OLAN YALNIZLIK

Yalın bir cümleyle tek başınalık... Yalnızlığın kökenine indiğimizde yalın kelimesinden türediğini neredeyse çoğumuz biliyoruz. O muhteşem yalın kalma, sade bir ön görüm isteğini kimi zaman elimizde olmadan yapmaktayız. Bulunduğumuz çağda  oldukça tanıdık gelen bu kelime bir hastalık mı yoksa zehirli bir hastalığın eşsiz tedavisi mi diye düşünmeden edemiyorum. Mutlak bir paydada buluşamayan bu düşünce fiziken yalnızlıktan ziyade ruhsal bir döngünün esiri olmaktan kendini alıkoyamıyor. İnsanların yalnızken yaratıcılık duygusu bir şiir, bir şarkı, bir kitap yazdırtabiliyor ve hatta buna örnek verebileceğim bir sürü başarı hikayesi yalnız kalan insanların süslü cümleleriyle buluşuyor. Peki bir yalnızlık hikayesi gerçekten devrim yaptırabilecek değerleri mi taşıyor yoksa bir zehir gibi tüm benliği ele mi geçiriyor. Ya da yalnızlık bir araç olsaydı gıcırdayan bir beşik mi olurdu. Hiç büyüyemezken ve yeterince küçükken bir beşik mi tasarlardı benliğimiz bir bebeğin susmak bilmeyen ağlayı...